Hoş gel 2015

Zaman sadece birazcık zaman bu çok güzel yazılmış bir cümle değil mi? Koskoca bir yıl daha bitti 2014 bize anneannemin hastaneye kaldırılmasıyla geldi ve can anneannemi de alıp gitti...2014 bizim için bir devrin kapanması oldu :( geri dönüp baktığımda hüzünle hatırlayacağım bir yıl olarak büyük bir iz bıraktı...ama 2015 çok güzel gelecek bize eminim ve çook beğendiğim bir yeni yıl mesajını paylaşarak 2014'e güzel bir veda ediyorum.....2015' te neşeli kahkahalar, mutlu kahvaltılar.dumanı tüten dost kahveler,bitmeyen sohbetler yanında pastalar kurabiyeler ,ailece oturulan sofralar ,arada tatlı kaçamaklar,yagmurda mis gibi toprak kokusu, arkasından gelen gökkuşagı ,baharda rengarenk çiçekler ,yazın kayan yıldızdan dilek tutmalar,falında balıklar, üç vakte kadar hayırlı haberler, en kafa arkadaşlarla dört mevsim en eglenceli tatiller, bayramda hatır soran dostlar ,sevildigini hissettirecek sımsıkı sarılmalar, ve bütün bunlar için hergun şükür,edebilen bir kalp dileriz iyi seneler...


Yuşa Mira&Esra'dan mutlu yıllar...

Kahvaltı maması örneği 2

Birgün tatlı birgün tuzlu olarak gidiyoruz demiş ama tuzlu dediğim kahvaltımızı yazmamıştım :)) tuzlu dediysem tuz koymuyorum ama şeker içeren (meyve,hurma vb) hiçbirşey koymuyorum...amma velakin biz artık diğer öğünlerimizde az miktarda tuz kullanımına başladık...Kaya ve himalaya tuzu kullanıyorum....

Harika bir kereviz çorbası

Bu çorbamızı da ailece çoook severek içiyoruz kereviz sevmeyenler bile anlamadan içebilir ;)) tarifi benden değil çoook sevdiğim arkadaşım Meltem'in güzeller güzeli kızı Işık için yaptığı birgün denk gelmiş ve içmiştik kızımla,bayıldık şimdi tam mevsimi olunca bol bol yapıyorum birde yer elması ile denedim o da çok güzel oldu. bu arada asıl tarif başka bir sevdiğimiz teyzoşumuz Ceylan'nın annesine ait ondan Meltem' sonra bana :))) şimdi benden de size sağlıkla içmek için....


Kereviz çorbası

1 çay bardağı kırmızı mercimek

1 küçük kereviz

1 patates

1 havuz

1 soğan

Ve et suyu


Soğanları pembeleştiriyoruz,mercimekleri koyuyoruz onları da biraz kavuruyoruz, patates havuç ve kerevizi küçük küpler halinde doğruyoruz ve bunları da ekliyoruz biraz kavurup et suyumuzu ekliyoruz ve sebzelerimiz yumuşayıncaya kadar pişiriyoruz hepsi bu ama sonuç olarak harika tadı olan bol yararlı bir çorba oluyor...kereviz yerine yer elması ile de çok güzel oluyor her ikiside çok faydalı besleyici afiyet olsun....Meltem,Ceylan ve Oya teyzem'e teşekkürler....


Sağlıklı tatlı

Eğer bebeğiniz hiçbirşey yemiyorsa herşeyi ona uygun ve sağlıklı hale getirmeye çabalıyorsunuz sonuçlar bazen çok güzel oluyor ailece yiyorsunuz ;)) işte bu tatlımız da öyle oldu tabi damak tadı farklılık gösterir orası ayrı...


Yuşa Mira tatlısı


3 yk buğday nişastası

2 ceviz

2 kuru incir

3-4 fındık

Biraz portakal kabuğu rendesi

1/2 çay bardağı pekmez

1 yk keçiboynuzu unu

Portakalın suyu ve birazda normal su ( göz kararı koydum kıvamına göre)


Ceviz ve fındığımızı eziyoruz incirleri minik minik doğruyoruz (ben kapatınca blendırdan geçirdim) Pekmez hariç diğer malzemeleri koyu kıvamlı bir karışım elde edinceye kadar pişiriyoruz,altını kapatıyoruz sıcaklığı azalmaya başlayınca pekmezi koyup iyice karıştırıyoruz hepsi bu :)))


Kahvaltı maması örneği



Kahvaltı da yenecek tarifler vereceksen yaptığın bulamaç tariflerini de ver bize dedi bir arkadaşım,bende hemen bugünkü kahvaltımızı yazayım istedim


Bugün tatlı günümüz,biz değişik olsun diye bir gün tatlı bir gün tuzlu mama yiyoruz...bazı sabahlar önce normal kahvaltılıklar ile yumurta türevlerini de deniyoruz ama sonuç hüsran oluyor :((


1 ceviz

1/2 muz

1 tk pekmez

1 hurma

1 tk irmik

Ve süt


Ceviz,muz,hurma ve pekmezi iyice eziyorum irmik ve sütten kıvamlı bir mama pişirip hepsini karıştırıp yediriyorum.bugün yumurta vermek istemediğim için muz koydum normalde yumurtayı haşlayıp eziyorum içine.şimdi pekmez ve süt olayı gelecek akıllara her ne kadar emilimi azaltıyor dense de eskilerin de bildiği var demekten vazgeçemiyorum.az olsun ama olsun diyorum;)) hiç yememesinden iyidir bence;))

Kahvaltı için bomba krep

Biz kahvaltıyı halen yapamayanlardanız hala bulamaç yapıyorum ara ara da krep yumurtalı patates vb şeyler yiyor oda 3-4 lokma ama o bile bana yetiyor..yemek konusunda tümden sorunluyuz velhasıl ama yinede vazgeçmiyoruz deniyoruz bomba karışımlara devam ;) şimdi bomba krep sırası..

Bomba krep


1 tatlı kaşığı ruşeym

1 tatlı kaşığı keçi boynuzu unu

1 yumurta

1 çay bardağı süt

Aldığı kadar tam buğday unu (sıvı bir karışım elde edinceye kadar)


Hepsini iyice çırpıyoruz tavamızı iyice ısıtıyoruz ve bir kepçeye orta kısmına karışımımızı döküp tavayı oynatıp kenarlara akmasını sağlıyoruz Veee önlü arkası pişiriyoruz hepsi bukadar...birde bızdıklarımız afiyetle yediler mi işte o zaman keyiften dört köşe olup bizde doyuyoruz:)))



Öğretmenler günü

Herkes tüm öğretmenlerin gününü kutluyor ama ben gerçekten öğrenebilen,mesleğini aşk işle yapan.,nitelikli,bilgili nesiller yetiştirmeyi amaçlayan bu uğurda uğraşan idealist gerçek öğretmenlerimizin gününü kutluyorum...

Kolay peynir yapımı

Kalsiyum'un önemini hamilelik döneminden beri en ince ayrıntısına kadar öğreniyoruz,gereken şeyleri uygulayabilmek ayrı bir özen gerektiriyor bazılarımız için! ben mesela onlardan biriyim :( ve ne yazık ki kızım da bana benzemiş anne sütü hariç hiçbirşeyi yediremiyorum süt ve süt ürünlerinden ama inatla yapıyorum yoğurdunu mayalıyorum peynirini yapıyorum en azından kahvaltısına ve çorbasına karıştırıyorum börek yiyor arada içine koyuyorum..yapımı da çok kolay bu peynirin canım Anneannem Elmas hanımcığım dan bana benden size olsun Anneanneme de bir dua ederseniz ohhhh daha ne istiyeyim...nurlar için de yat canım Anneannem....


Kolay peynir yapımı


3 kg süt (ben keçi sütünden yapıyorum hepsinden olur)

1 kg ayran


Büyük bir tencerede Sütü kaynatıyoruz bir kapta hazırladığımız ayranı çırpıyoruz..bu arada ben kızım için yaparken tuz koymuyorum siz tuzlu isterseniz ayranınızı tuzlu yapıp süzerken de tuzunu koyabilirsiniz. Kaynayan süte ayranı döküp karıştırıyoruz hemen su ile sütün ayrıştığını göreceksiniz bi kabın üstüne süzgeç onun üstüne de temiz bir bez koyup yaptığımız peyniri süzüyoruz.suyu azalınca eğer sert bir peynir isterseniz bezi iyice sıkıp üstüne bir ağırlık koyup iyice süzdürebilirsiniz böylece kalıp peynir elde edebilirsiniz..ben daha yumuşak kullandığım için süzüp bırakıyorum..

Görüntüsünü beğenmesenizde tadı çok güzel oluyor....

"KİMSESİ SİZSİNİZ" projesi

  

Beni tanıyan arkadaşlarım bilir yeterliliklerim kabul görürse yuvadan bir çocuğumuz olsun isterim hep. Umutsuzluk,mutsuzluk,belirsizlikte bir çocuğa umut olmak! eksikliklerini giderebilmek yerini tutamazsak da Anne baba olabilmek,kızımıza bir kardeş,ailemize yeni bir üye...ama gel gör ki Türkiye'de kimsesiz çocuklarımız fazla olsa da evlat edinmek bir o kadar zor :( haklı olarak çok zorlu prosedürleri var.bu çocukları kişilik haklarını suistimal eden, onları iş gücü olarak gören vb zihniyetler sayesinde gerçekten aile olmak isteyen insanların önünde koca bir dağ oluşturan insancıklar yüzünden Evlatlar ailesiz,evler çocuk mutluluğundan uzak kalıyor ne acı! Ama koruyucu ailelik diye de bir şey var henüz kapsamlı bir araştırmaya girememişken instagramın sevilen annelerinden www.melinasmom.com Merve hnm. Çok güzel bir yazıyla çıktı karşıma ve aynen yayınlıyorum umarım çok fazla kişiye ulaşır herkes bu konuda bilinçlenir ve "KIMSESIZLERIN KIMSESI"olmak için hemen harekete geçerler....dünyada mutsuz çocuk kalmasın tüm çocuklar sevgiyle büyüsün dileklerimle...


Koruyucu Ailelik Nedir?


Evlat edinmeden çok daha kolay bir prosedüre sahip, koruyucu ailelik sistemi. Bir yakını olmayan veya çeşitli sebeplerden ötürü ailesinden ayrı yaşamak zorunda kalan ve yuvaya yerleşen çocuklarımızın, kendilerini koruyacak, sevecek, sosyal ve maddi gereksinimlerini karşılayabilecek sıcak bir aile ortamına ihtiyaçları vardır. Çocuklarımız kendi soyadını taşıyarak, velayeti alınmadan, kimi zaman öz ailesinin koşulları iyileşinceye kadar bir aile korumasına ihtiyaç duyarlar. Topluma yararlı bireyler olarak yetişebilmeleri için, psikolojik ve sosyal ihtiyaçları karşılanan bireyler olmaları gerekir. İşte bu noktada, koruyucu ailelik gerçekten çok yüce bir seçimdir. Çocukların yeterli sevgi alabildikleri, gereksinimlerinin düzenli olarak karşılandığı sıcak aile ortamında yetiştirildiklerinde sağlıklı bireyler olabildikleri bilimsel olarak kanıtlanmıştır.





İstanbul Koruyucu Aile Derneği Neler yapıyor?


2012 Aralık ayında, İstanbul’da kurulmuş ilk dernek olan İstanbul Koruyucu Aile Derneği, bu konuda aileleri bilinçlendirme toplantıları düzenliyor. Koruyucu aileliğin, sanıldığı gibi çekinilecek bir durum olmadığını, sağlıklı bireylerin sevgi ve ilgiyle, biraz da psikolojik destekle nasıl yetişebildiğini örnekliyor ve bizlere kanıtladığı gibi, bu desteği gerçekleştirmek isteyen ailelere de anlatıyor. Yuva yurtlarındaki çocukların, güvenilir ailelerin korumaları altında olmaları için çabalıyor. Nitelikli ailelerin yanına yerleşmelerine katkıda bulunuyor. Koruyucu aileliğin sürekliliğini artırmak için, bilinçlendirme odaklı çalışmalar yapıyor.


Ailelerin diğer koruyucu ailelerle bir araya gelip, sohbet edebilmesini ve sorunlar karşısında yalnız olmadıklarını hissetmelerini, duygu, düşünce ve paylaşım toplantıları düzenleyerek sağlıyor.


Koruyucu ailelerin yanına yerleşen çocuklarımızın, sosyal gereksinimlerinin düzgün sağlanabilmesi, kendi kendilerine yetebilen, özgüvenleri yüksek olan bireyler olabilmeleri için, ailelerin nasıl davranması gerektiği, ne tür destekler almaları gerektiği konusunda bilinçlendiriyor.


Devletin sağladığı maddi destekler de çok tatminkâr bu konuda. Mesela ben, en çok eğitim konusunda destek olup olunmadığını merak ettim. Özel okullar bu çocuklarımıza %100 burs vermek zorundalar ve öncelik tanımak durumundalar. Bu bağlamda, maddi olarak en büyük meblağ olan eğitim masrafı Devlet desteği altındaysa, koruyucu ailelere, psikolojik ve manevi desteğin haricine maddi olarak sosyal gereksinimlerini ve fiziki gereksinimlerini karşılamak düşüyor.


İstanbul’da şu anda 311 koruyucu aile var. Türkiye’de koruyucu aile yanındaki çocukların oranı %24’ken İngiltere’de bu oran %75. Yani hala koruyucu ailelerini bekleyen, geleceğe umutla bakan binlerce parlak çocuk var.





“Kimsesi Sizsiniz” projesi nedir? Nasıl destek olabilirsiniz?


Bu proje, koruyucu ailelikle ilgili geniş kitlelere ulaşarak bilinç ve farkındalık yaratma amacını gütmektedir. Bu amaç doğrultusunda, 20 Kasım Çocuk Hakları Günü’nde sosyal medya üzerinden yürütülmesi planlanan ve tanıtım amaçlı etkinliklerin düzenlenmesini kapsayan bir projedir.


Siz de bu yazıyı #kimsesisizsiniz hashtagiyle paylaşıp daha çok kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz. Koruyucu aile olamasanız bile, kim bilir belki olabilecek birilerine ulaşmasına katkıda bulunursunuz.


Derneğin ayrıca kendisine yardım etmek isteyen gönüllülere, insan desteğine ihtiyacı da var.


Elimizde hangisi geliyorsa yapalım…


Twitter: ISTKoruyucuAile


Facebook: İstanbul Koruyucu Aile

Sebzeli tarhana

Annem bunu hiçbirşey yemeyen torunu Yuşa Mira için denedi ve çok güzel oldu biz de severek içiyoruz adınıda yok yok tarhanası koyduk:)) şimdi vereceğim ölçülerden oldukça tarhana çıkıyor siz bunları azaltıp çoğaltabilirsiniz sadece yoğurt ölçünüz hep diğer malzemelerden fazla olsun.


3 kg keçi yoğurdu

1 kase süt kaymağı

1 demet pazı

1 demet maydanoz

1 demet dereotu

1 kg kabak

1 kg havuç

1 kg domates

1 kg kapya biber

1 kg soğan

1/2 kg sarımsak

1 bardak nohut

Aldığı kadar un


Ilk olarak nohutu ıslatıp haşlamaya işlemini yapıyoruz bu mayalanma işlemimizin zemini olacak.daha sonra genişçe bir yoğurma kabında yoğurt kaymak ve un ile cıvık bir karışım elde ediyoruz. haşladığımız nohutları rondolayıp bu karışımın içine ekliyoruz.domates biber soğan ve sarımsakları çok az suda (buharda gibi) yumuşatıp rondolayıp karışıma ekliyoruz, kalan sebzeleri de direkt rondolayıp ekleyip karıştırıyoruz ve üstünü bir bezle kapatıp mayalanmaya bırakıyoruz.ara ara karıştırarak 3-4 gün mayalıyoruz (bu esnada çok kabarıp dökülmeler olabilir taşmaması için sürekli karıştırın.)Mayalanma işleminin ardından booool güneşin olduğu geniş bir alanda biz bez yada tepsi üstüne yayıp kurutma işlemine geçiyoruz ön arka sağ sol evire çevire her yerini kurutuyoruz bu arada elimizde ufaltmaya başlıyoruz ki rondo işlemi kolay olsun.tamamen kuruduğunda birazda gölge bir alanda dinlendirip isterseniz rondoyla isterseniz kevgirden geçirerek un haline getiriyoruz.bez torbalara koyup serin ve kuru bir yerde saklıyoruz ve afiyetle yiyoruz..


Normal tarhanamız da;Kabak,havuç,pazı,maydanoz,ve dereotu hariç diğerlerini aynen koyup aynı uygulamaları yapıyoruz...kış aylarının vazgeçilmez bir tadı offf yazarkende canım çekti hemen bir tarhana çorbası yapıp sıcak sıcak içelim barı;)))






Bebek tarhanası

Tarhana her yörede değişiklik gösterse de en çok bilinen çeşidi yoğurtlu unlu sebzeli ve Güneş'te kurtulmuş şekli oluyor.avrupaya insan göçü olduğu dönemlerde gelen Türk çocuklarının hemen hemen hiç hastanlanmadığı,diğer çocuklara göre çok güçlü bir bağışıklık sistemleri olduğu gözlemlemiş ve tabi boş durmayıp araştırmalar yapılmış yapılan tüm çalışmaların sonu tek bir şeye bağlanmış (tahminleri görelim demek geldi içimden:) ) tabiki TARHANA zengin içeriği Güneş'te kurutma vb en güçlü vitaminler antioksidanlar onlar bunlar şunlar d vitaminine kadar ne ararsan bulmuşlar içinde ve Türk mucizesi demişler gerçektende muhteşem birşey içinde yok yok heleki şimdi annemin yaptıklarında ne ararsan var Yuşa Mira doğduğundan beri annem sağolsun aştı kendini torununa özel herbişeyli tarhana bile yaptı tadı da harika oldu onun tarifini de aldım tabi ;) ama sırayla ilk önce 6.aydan sonra rahatlıkla kullandığımız bebiş tarhanamızın tarifi...buyursunlar efendim...


Biz keçi sütünden yaptık ama normalde inek sütünden de oluyor.


1 kase süt kaymağı

1 büyük kase yoğurt

Aldığı kadar tam buğday unu

Biz 3-4 tane soğan 2 baş sarımsak da koyduk isteyen bunları çıkarabilir yada çoğaltabilir...


Önce soğan ve sarımsakları azıcık buharlayıp rondoluyorsunuz sonra büyükçe bir kapta kaymak yoğurt ve unu güzelce karıştırıyorsunuz kıvamı yapışkan cıvık bir kıvam olacak aldığı kadar un koyuluyor rondoladığınız sebzeleri de katıp iyice karıştırıp oda sıcaklığında üstü kapalı mayalandırmaya bırakıyorsuuz ama sabah öğlen akşam karıştırmak üzere. Yaklaşık 2 gün karıştırma bekletme işlemi yapıyorsunuz hafif kabarmaya başladığı zaman bilin ki oldum ben beni güneşe götür diyordur tarhanamız. Sonra iyi güneş alan düz bir zemine un Serpip (biz geniş bir tepsi üzerinde bir örtüye serdik)kurutmaya başlıyorsunuz yaz sıcağında hemen kuruyorlar zaten her taraflarını kurutuyorsunuz bir taraftanda ellerinizde ovalayıp ufaltmaya başlayın tabi.tamamen kuruduğun da son işleme geçiliyor rondolamak ama ben rondo karşıtı olduğum için anneannemin yöntemini kullanıyorum kevgirden elle bastıra bastıra geçiriyorum biraz meşakkatli ama en doğal ve güzel

yöntemi bu ;) bez torbada gönül rahatlığıyla saklayıp bebişlerinize içiriyorsunuz...bebeğiniz büyüdükçe içine istediğiniz şeyi ekleyip pişirebilirsiniz..






Bal kabağı çorbası 2

Bal kabağı çorbası 2


1 küçük dilim kabak

1 küçük patates

1 küçük boy soğan

1diş sarımsak

1 bardak kemikli et suyu

1 bardak içme suyu

1 domates

Zeytinyağı


Öncelikle soğanları küp küp doğurayıp az zeytinyağında pembeleştiriyoruz (zeytin yağından duman çıkmayacak yoksa zararlı yağ oluşuyor) sarımsağı ekliyoruz patates ve kabakları da küp küp ekliyoruz en son domatesi rendeleyip suları da koyup pişiriyoruz.çatalla ezip ayda blendırdan geçirip afiyetle yedirebilirsiniz.


Not: kabakları küçük küçük kesip dondurucuya atıp bulamadığım zamanlarda çorbalara katmak üzere saklıyorum..


Sebze çorbaların da atıyorum arada

Bal kabağı mevsimi yapılsın çorbalar tatlılar...

Mevsim bal kabağı mevsimi enn sevdiklerimden,faydaları saymakla bitmeyen mucizelerden bir tanesi... Biz tatlısını hem tencerede hemde fırında yaparız ama Yuşa Mira henüz tatlılara başlamadığı için çorbasını afiyetle götürüyor :))) sadece çocuklar için değil bizler için de oldukça lezzetli iki şeklinin tarifi aşağıda şimdiden afiyet olsun ve bebeklerimize şifa,sağlık olsun...





Bal kabağı çorbası 1


1 dilim bal kabak (küçük boy)

1/2 bardak şehriye (isteğinize göre azaltır çoğalta bilirsiniz)
2 bardak süt
1 bardak su
Tuz

Kabakları küçük küpler halinde doğurayıp tencerede  1 bardak su ile haşlamaya bırakıyoruz kendisine sulayacağı için su yeterli olacaktır. Diğer tarafta sütte şehriyeleri pişmeye bırakıyoruz kabaklar pişince  çatallar ezip şehriyelerle birleştiriyoruz ve minnacıkk tuz ile lezzetlendirip afiyetle yediriyoruz bebişimize.bu arada ölçüleri azaltıp çoğaltabilirsiniz ben genelde göz kararı yaparım en iyisi de o dur ;))


Çocuklarımızın zeka gelişimi için tavsiyeler

Söyleşinin ikinci bölümü çocukların zeka gelişimi için tavsiyeler...


Çocuklarımızın zeka gelişimi için önerileriniz nelerdir?


• Çocuğunuzu ’bilgisayar oyunu yazsan, nasıl bir oyun olurdu. Kahramanları, oyun kuralları vb. hakkında neler yapardın? ’ gibi sorular sorarak düşünmeye teşvik edebilirsiniz.

• Yeni bir yemek hazırlasan, içine neleri farklı koyar, nasıl bir yemek yapardın sorusu üzerinde birlikte fikir yürütebilirsiniz.

• Çocuğunuzla gazetede okuduğunuz ve televizyonda izlediğiniz haberleri tartışabilirsiniz. Çocuğunuza güncel konular hakkında kendi fikirlerini sorabilir, Dünya ’da olan olaylar hakkında eleştirel düşünmesini teşvik edebilirsiniz.

• Çocuğunuzun evde hangi konularda zorlandığını birlikte saptayıp, onunla birlikte onun için gerekli “özel kuralları” oluşturabilirsiniz. Örneğin; önceden saatlere göre düzenlenmiş şablon bir ders çalışma programını uygulamak yerine, çocuğunuzun ihtiyaç ve isteklerine yönelik özel bir programı birlikte oluşturabilirsiniz.

• Kuralları kendi sözcükleri ile ifade ederek öğrenmesine yardımcı olabilirsiniz.

• Hangi istisna durumların kuralları bozabileceğini birlikte düşünebilirsiniz.

• Ondan, örneğin ailenin birlikte yaşamasını kolaylaştıracak kurallar oluşturmasını isteyebilir, daha sonra bu kuralların takibi görevini ona verebilirsiniz.

• Herhangi bir oyunun kurallarını ve nasıl oynandığını açıklaması da ona yardımcı olacaktır.

• Kendisini lider pozisyonlarında hayal ettirerek, kurallar koymasını isteyebilirsiniz. Örneğin, ”Apartman yöneticisi olsaydın, apartman sakinleri ve görevlisi için ne gibi kuralları, ne sebeple koyardın?” gibi.

• Kurallara uyma konusunda çocuğunuza model olabilirsiniz. Evin içinde koyduğunuz kuralları beraber uygulamanız daha sonra çocuğunuzun bu kuralları tek başına da uygulamasına yardımcı olacaktır.

• Çocuğunuz kurallara uygun davrandığında onu takdir ettiğinizi gösterebilirsiniz. Böylece çocuğunuzun kurallara uygun davranışı ileride daha sık sergilemesini desteklemiş olursunuz.

• Çocuğunuzu kurallarını kendi koyacağı bir oyun üretmesi konusunda cesaretlendirebilirsiniz. Daha sonra bu oyunu beraber oynayarak, çocuğunuza kurallara uyma konusunda model olabilirsiniz.

• Çocuğunuzun kuralları oyunlarla öğrenmesini sağlayabilirsiniz. Birlikte kazanmanın kurallara bağlı olduğu bir oyun oynayabilirsiniz.

• Kurallara uyulmadığında sonuçlarının neler olabileceğini birlikte değerlendirebilirsiniz.

• ”Beyin fırtınası” teşvik edilmelidir. Çocuğunuzun bir konuya bulabildiği kadar yaklaşım oluşturması, bir sorunun çözümü için aklına gelen bütün çözüm önerilerini dile getirmesi ve en uygun çözüm seçmesine teşvik edebilirsiniz.

• Arkadaşlarına iltifat ve beğenisini nasıl sunacağını öğretebilirsiniz. ’Bugün saçını çok beğendim’.’ Ayakkabın yeni mi? ’Yazın çok güzel’ gibi.

• Aykırı fikirlerini diğerlerini incitmeden nasıl söyleyebileceğini öğretebilir, bu konuda örnek alabilirsiniz. ’İlginç bir düşünce ama ben senin fikrine (sana) katılmıyorum…’

• Çocuğunuza fikirlerini ifade etme konusunda destek olabilir, onu bu konuda cesaretlendirebilirsiniz. Gerektiği durumlarda çocuğunuzun da fikrini almak bu becerisinin gelişmesine yardımcı olacaktır.

• Televizyonun sesini kapatarak, şimdi sence ne oluyor? Bu kadın ne hissetti, neden ağlıyor? Gibi duyguları adlandıracağınız çalışmalar yapabilirsiniz.

• Günlük yüz mimiklerine, beden hareketlerine bakarak, aile üyelerinin duygularını anlaması için ’Şu anda duygum ne? Oyunu oynayabilirsiniz.

• Çocuğunuzun karşılaştığı karmaşık görünen bir durumun, planlandığında kolayca çözülebilecek bir problem olduğunu fark etmesini sağlayabilirsiniz. Örneğin “odasını toplama” işini bir problem durumu olarak ele alıp, adım adım planlayarak tamamlaması konusunda yol gösterebilirsiniz.

• Çözmesi gereken sorunun bitmiş halinin nasıl görüneceğini zihninde canlandırmasını isteyebilirsiniz. Örneğin, ”odanı toplayıp düzenlediğinde nasıl görüneceğini, hangi eşyanın nerede daha iyi olabileceğini gözünde canlandır.” Bu, onu çözümü bulma konusunda motive edecektir.

• Çocuğunuz herhangi bir konuda çözüm aradığında, ondan daha önce benzeri durumlarda izlediği yolları düşünmesini ve anlatmasını isteyebilirsiniz.

• Çocuğunuzdan sabah gününün planını yapmasını isteyebilir, akşam da birlikte bu planın üstünden geçebilirsiniz.

• Çocuğunuzun ilgi alanına giren konular hakkında basmakalıp (örneğin ”iyi-kötü”, “güzel-çirkin ”şeklinde) yorumlar dışında kendine ait değerlendirmeler yapması için onu yüreklendirebilir, ona örnekler sunabilirsiniz. Seyrettiğiniz bazı filmleri, okuduğunuz bazı kitapları onunla birlikte eleştirebilir, kendi bakış açısını oluşturmasını sağlayabilirsiniz.

• Çocuğunuzu çeşitli durumlarla, insanların çeşitli davranışları ile ilgili olarak zihinsel dedektiflik yapması için teşvik edin. Mümkün olan her bakış acısını, niyeti ve amacı tarif ettirmeye çalışın. Örneğin; basında çıkan rakamları veya bir konuşmacının söylediklerini birlikte değerlendirebilirsiniz. “Sence bu kredi kartı reklamının amacı ne? “ ya da “Adam bize toplumdaki suçluların, suç işleme nedenlerinin neler olduğunu söylemeye çalışıyor?” gibi.

• Herhangi bir görüşü o kişinin niçin söylemiş olabileceğini onunla tartışmanız çocuğunuzu etraflı düşünmeye teşvik edebilir.

• Her gün, o gün yaşadığınız sosyal problemleri, bu problemlerden sonra sadece sizde oluşan duyguları çocuğunuz ile paylaşabilirsiniz.(Aktardığınız problemlerin şiddeti çocuğun kaldırabileceği düzeyde olmalıdır.)

• Okulda veya okul dışında değişik aktivitelere katılmasını teşvik edebilirsiniz. Hafta sonları değişik sosyal ortamlarda olması için birlikte (maça gitme, sergi gezme, parka gitme, arkadaş ile buluşma vb.) planlar yapabilirsiniz.

• Küçük alışverişleri yardımsız, kendi kendine yapması gerekirse aldığı malı iade etmesi veya değiştirmesi için teşvik edebilirsiniz.

• Çocuğunuza lokantada kendi siparişini verme, açık büfeden kendi yemeğini alma gibi görevler verebilirsiniz.

• Duygusal değişimlerini fark etmesi için izlediğiniz filmlerdeki kahramanlarda oluşan duyguları “ Bu kadın ne hissetti? Neden bu kadar güldü? Neden bozuldu?“ vs. gibi sorular sorabilir ve bu soruların üzerinde konuşabilirsiniz.

• Arkadaşları ile oynayabileceği grup oyunları organize edebilirsiniz.

• Arkadaşları ile paylaşabileceği fıkralar öğretebilir, fıkra kitapları alabilirsiniz.

• Dış görünüşünüzde değişiklikler yaptığınızda (saçınızı kestirdiğinize veya boyattığınızda vb.) çocuğunuzun yorumlarını da anlatmasını isteyebilirsiniz.

• Alınan hediyelerin ne şekilde açılıp, bu hediyelere nasıl tepki verilmesi gerektiği konusunda çocuğunuza model olabilirsiniz. Hediye veren kişinin yanında açılır, beğenilse de beğenilmese de düşünüldüğü için teşekkür edilir gibi.

• Yaşına uygun nitelikte ve süredeki “Yaz ve Kış “ kamplarına gönderebilirsiniz.

• Akraba, dost ve arkadaşlarınızın evlerinde, yazlıklarında yatılı olarak misafir kalabilir. Böylece farklı bir aile, farklı iletişim metotları görecek ve misafir olmanın gerekliliklerini yaşayacaktır.

• Eve gelen konukları karşılama, ikramlarda bulunma vb. konularda rol almasını sağlayabilirsiniz.

• Ajandasına arkadaşlarının doğum günlerini not edip, gününde telefon veya mail aracılığı ile kutlamasını sağlayabilirsiniz.

• Arkadaşları ile oyun kurabilmesi için değişik oyunlar öğretebilirsiniz.

• Oyuna katılmak için ‘ oynayabilir miyim?’ şeklinde izin almak yerine ‘çok güzel oynuyorsunuz, ben de oynamak istiyorum’ şeklinde isteklerini direk ifade eden bir yaklaşım öğretebilirsiniz.

• Arkadaşça olan ve arkadaşça olmayan davranışları bularak liste yapmasını sağlayabilirsiniz.

• Evde okumalar sırasında; ‘haber spikeri’ oyunu yapabilirsiniz. Örneğin; çocuğunuz bir sayfayı çalışıp; videoya veya banda ‘haber spikeri’ olarak okuyabilir. Sonra evde birlikte yayınlayabilirsiniz.

• Çocuğun hangi öğrenme kanalı ile rahat öğrendiğini saptayıp o kanalı daha verimli kullanmasını sağlamak önemlidir. İşitsel yani kuvvetli olan çocuk ile çalışırken, gelen bilgi sözel olarak tanımlanmalı, görsel yani kuvvetli olan çocuk ile çalışırken, gelen bilgi resme, şekle, şemaya dönüştürülmelidir. Böylece bilgi hafızaya iyi bir giriş yapacaktır. Çocuğunuzun görsel alanı biraz daha güçlüdür.

• Çocuğunuza sıralı bir yönerge verebilirsiniz. Sonra ondan bu yönergeyi sözlü tekrar etmesini, sonrada uygulamasını isteyebilirsiniz. ”Yatağının yanındaki dolabın alttan üçüncü çekmecesinden siyah çorabını getir misin” gibi. Bu yönergeleri anlama durumuna göre basitten karmaşığa, oyunlaştırarak ya da gelişmesinde yönelik olduğunu paylaşarak aktarabilirsiniz.

• Bir kişinin giyim şeklini ona sözel olarak tasvir edebilir; sözlü olarak tekrarlanmasını ya da gözünde canlandırarak resmini yapmasını isteyebilirsiniz.

• Çocuğunuzla birlikte bir kek yada pasta yapıp, bitirdikten sonra malzemelerin ne olduğunu hatırlamasını isteyebilirsiniz.

• Üstünüzde, saatinizi diğer kolunuza takmak, saçınızı toplamak, hırkanızı çıkarmak vs. gibi herhangi bir değişiklik yaparak, arkasını döndükten sonra bu değişikliği bulmasını isteyebilirsiniz.

• Bedenini tanımasını ve kullanmasını sağlayacak, aktivitesini düzenleyecek spor, beden, sanat faaliyetlerine katılması yararlı olacaktır.

• Sofra kurmayı, çekmece düzenlemeyi, oda toplamayı adımlara bölerek öğretmek faydalı olacaktır.

• Çocuğunuzun günlük hayatta karşılaştığı problemlerin çözümünde hemen kendi fikrinizi söylemek yerine onun da bir fikir oluşturmasını sağlayabilirsiniz.

• Kendi problemleri için kendi çözümlerini bulması konusunda çocuğunuza zaman tanımak gerekebilir. Acele etmeyiniz, sabırla onu çözüm üretmesi için teşvik ediniz.

• Sosyal problemlerin çözümü konusunda çocuğunuza model olabilir, zorlandığınız sosyal olayları ve çözüm yöntemlerinizi onunla paylaşarak çözüm dağarcığını geliştirebilirsiniz. Ancak bu “öğüt” değil, “sohbet” havasında yürüyen bir konuşma olmalıdır.

• Okul sonrası saatlerde okul arkadaşlarını ve ailelerini davet edebileceğiniz sosyal ortamların yaratılmasında yardımcı olabilirsiniz. Örneğin; ev partileri düzenleyebilir, arkadaş ziyaretlerine gidebilir, “ sinema ve yemek” organizasyonları yapabilirsiniz.

• Beraberce sevdiği filmleri izleyip sonra bir başkasına özetleyerek anlatmasını isteyebilirsiniz. Dinleyen kişi de film hakkında merakını giderecek sorular sorarak çocuğu detaylı anlatıma teşvik edebilir.

• Okumak onun için çok zorsa, arada bir kaset ve CD’lere kaydedilmiş kitapları, romanları dinletebilirsiniz.

• Çocuğunuzun ‘gerçekten okuması gereken ‘ daha edebi ve anlaşılması iyi bir dil becerisi gerektiren kitapları daha sonraya bırakarak, onun sevdiği türde kitapları seçmesini izin vermelisiniz.

• Okuma ve yazma becerilerini geliştirmek için onu bıktırmadan sistemli okuma ve yazma egzersizleri yaptırabilirsiniz. Okuma ve yazma becerilerinin haftalık değerlendirmelerini (Örneğin;1 dakikada kaç kelime okuduğu, bir paragraf yazıda kaç tane hatası olduğu vb.) yapıp gelişimini grafiklerle somutlaştırabilir ve belirli adımlarda ödüllendirebilirsiniz.

• Resimli, küçük öyküler yazma konusunda çocuğunuzu cesaretlendirebilirsiniz.

• Birlikte okuduğunuz hikâyelere farklı sonlar yazabilirsiniz.

• Bir konu belirleyerek, çocuğunuzu aile içinde röportajlar yapması için teşvik edebilirsiniz.

• Kelime oyunları oynatabilirsiniz. Örneğin; “ters ve düz okunuşu aynı olan kelimeler bulma”, “son harfi t olan kelimeler bulma “ vb.

• Çocuğunuzu yazmaya cesaretlendirmek için geçirdiği herhangi bir gün ile ilgili birkaç cümle yazmasını isteyebilir daha sonra yazdıkları hakkında konuşabilirsiniz.

• Çocuğunuzun sizi yazarken ve okurken görmesini sağlayabilir ve bunun önemini anlatabilirsiniz. Sizi yazarken ve okurken görmek onun da yazmayı ve okumayı istemesini sağlayabilir.

• Çocuğunuzu tatile veya alışverişe çıkmadan önce ihtiyaç listesi yapmak için cesaretlendirebilirsiniz. Başlangıçta çocuğunuza yardım etmeniz gerekebilir ancak daha sonra onu ihtiyaç listesini kendi başına yapması için onu destekleyebilirsiniz.

• Mutlaka bir okuma zamanı oluşturun. Beraber okuduğunuz hikâyeler hakkında konuşabilir, okuyacağınız kitapların ilgisini çekecek kitaplar olmasına özen gösterebilirsiniz.

• Çocuğunuzdan bir durum ile ilgili kafiyeli kelimeler listesi çıkarmasını isteyebilirsiniz.(Örneğin; okulda kullandığı malzemelerden kafiyeli olanların listesini çıkarmasını sağlayabilirsiniz.)

• Çocuğunuz ile kelime oyunları oynayabilirsiniz. Örneğin; yüksek sesle bir kelimeyi harfleri karışık şekilde söyleyebilir, ondan doğrusunu söylemesini isteyebilirsiniz.(Bunu yazarak ta oynayabilirsiniz.)

• Sıraya koyması gereken şeyleri zihinde kolayca canlandırmak için çizerek öğretebilir, görsel materyal ve kitaplar kullanabilir, resimli hikâye haline getirilmiş afişler, çizelgeler hazırlayabilirsiniz.

• Ritmik müzik aletlerini kullanmak (davul gibi vurmalı sazlar ) ya da ritmik hareketlere dayalı spor dalları (tenis, jimnastik vb.) ve dans çalışmaları yapmak çocuğunuzun sıralama becerisinin gelişmesine yardımcı olacaktır.

• İzlediği filmleri, okuduğu kitapları olayların akış sırasına göre anlattırmak, çocuğunuzun sırlama becerisini geliştirecektir.

• Sayıların sırasına dayalı “sayı bulmacaları” çocuğunuzun ardışık düzenleme becerisini geliştirecektir.

• Film, fıkra, hikâye öğretmek ve bunları arkadaşlarına anlattırmak geliştirici olabilir.

• İleri ve geri sıralama oyunları oynayabilirsiniz. Bunu sayılarla veya kelimelerle yapabilirsiniz. Örneğin; 100’den geriye 2’şer sayma veya “Abidin” kelimesinin harflerini sondan başa sıralama vb.

• Sevdiği bir oyunun nasıl oynandığını sıra ile anlatabilirsiniz.

• Bebekliğinden bu güne kendisine ait resimleri kronolojik sıralayarak albüm yapmasını sağlayabilirsiniz.

• Akraba çocuklarını (yeğen, kuzen) ya da tüm arkadaşlarını doğum tarihlerine (gün ve ay olarak) göre küçükten büyüğe doğru listelemesini isteyebilirsiniz.

• Çocuğunuza ayları mevsimlere bölerek öğretebilirsiniz. Daha sonra “Yazdan önce hangi mevsim gelir?” gibi çalışmalar yapabilirsiniz.

• Çocuğunuzun cebinizde bulunan bozuk ya da kâğıt paraları küçükten büyüğe doğru sırlamasını isteyebilirsiniz.

• Çocuğunuzun tüm programını sadece görselleşmeye veya (bilgisayar, televizyon vb.) etkinliklerle doldurmamanız bunların yanında tiyatro izleme, münazara, okuma, bulmaca çözme vb. etkinliklere de yer ver vermeniz faydalı olacaktır. Daha sonra bu etkinliklerle ilgili sohbet edebilirsiniz.

• Kitap okuyarak çocuğunuza model olabilirsiniz. Ancak, kitap çocuğunuz ile aranızda sürekli bir iletişim engeli oluyorsa ters etki yapacaktır. Çocuğunuzun gerçekten size ihtiyaç duyduğu anlarda kitap okuyarak iletişiminizi kesmemelisiniz.

• Bilmeceler, bulmacalar, tekerlemeler, scrabble gibi kelimelere dayalı oyunlar oynayabilirsiniz.

• ”Tabu” gibi oyunlar ifade becerisini geliştirmekte yardımcı olacaktır.

• Günlük tutmasını destekleyebilirsiniz.

• Beraberce sevdiği filmleri izleyip sonra bir başkasına özetleyerek anlatmasını isteyebilirsiniz. Dinleyen kişi de film hakkında merakını giderecek sorular sorarak çocuğu detaylı anlatıma teşvik edebilir.

• Okumak onun için çok zorsa, arada bir kaset ve CD’lere kaydedilmiş kitapları, romanları dinletebilirsiniz.

• Çocuğunuzun ‘gerçekten okuması gereken ‘ daha edebi ve anlaşılması iyi bir dil becerisi gerektiren kitapları daha sonraya bırakarak, onun sevdiği türde kitapları seçmesine izin verebilirsiniz.

• Okuma ve yazma becerilerini geliştirmek için onu bıktırmada sistemli okuma ve yazma egzersizleri yaptırabilirsiniz. Okuma ve yazma becerilerinin haftalık değerlendirmelerini (Örneğin; 1 dakikada kaç kelime okuduğu, bir paragraf yazıda kaç tane hatası olduğu vb.) yapıp gelişimini grafiklerle somutlaştırabilir ve belirli adımlarla ödüllendirebilirsiniz.

• Çocuğunuzun sorduğu soruları sabırla ve büyük zevkle yanıtlamaya hazır olun.

• Çocuğunuzun sorduğu sorulardan yola çıkarak onu ilgilendiği konuları araştırmaya yönlendirin.

• Zihinsel büyümesi kadar, fiziksel ve toplumsal becerilerini geliştirmesini teşvik edin.

• Çocuğunuzun, zihinsel gelişimleri ne olursa olsun tüm diğer akranları ile geçinmeyi öğrenebilecekleri ortam hazırlayın.

• Çocuğunuzu asla, diğer çocuklarınızla veya akranları ile kıyaslamayın.

• Çocuğunuz için evde uyması gereken kurallar ve ölçütleri onunla birlikte belirleyin, eşler arasında tutarlılık olmasına özen gösterin.

• Asla evin PATRONU olmasına izin vermeyin, ancak kararları almada katılımını sağlayın ve mutlaka evde sorumluluklar ve görevler almasını sağlayın.

• İlgi, yönelim ve isteklerini belirleyebilmesi için seçenekli ortamlar hazırlayın.

• Başarılarını ne abartın ne de umursamaz ya da olduğundan aşağı biçimde değerlendirin.

• Beklentilerinizi çok aşağı ya da çok yukarıda tutmayın.

• Çocuğun ilgi ve üstünlük gösterdiği dallarda ana babalar yetersiz kaldığı zaman, olanakları el verdiğince özel ders, kurs vb. kolaylıkları sağlamalıdır.

• Öğrencimizin ilgisini çekebilecek dikkat ve zeka gelişimini destekleyen materyallerle çalışılabilir. Ailecek yapılacak bu etkinlikler hem aile iletişimini pekiştirir hem Öğrencimizin akademik gelişimine destek olur.www.ustunzekalilar.com sitesinden sipariş verebilirsiniz

• Öğrencimizin spor aktivitelerine katılması da grup etkileşimine girmesini sağlar. Talimatlara uyumu, aile ilişkileri istendik seviyededir. Bu öğrencimizin ilerideki yaşamını kolaylaştıracağı beklenmektedir.

• İlgi duydukları alan belirlenirse okuldaki kulüplerden daha anlamlı şekilde faydalanmaları sağlanabilir.

Bebeklerimizin zekasını geliştirmek için tavsiyeler

Bu yazıyı çok severek takip ettiğim bir sayfa www.mavibebegim.com İnci Timuremre den rica ettim ve aynen sayfama ekliyorum çok güzel bir söyleşi olmuş faydalı şeyler her zaman güzeldir zaten değil mi?:)) 






Bebeklerimizin zekasını geliştirmek için tavsiyeler


Üstün Zekalılar Enstitüsünden Gürkan Yaşar Bey ile yaptığımız söyleşide Gürkan Bey bizlere bebeklerimizin zekasını geliştirebilmek için harika önerilerde bulundu. “Paylaşmak Güzeldir” inancımla bu harika söyleşiyi sizlerle paylaşmak istiyorum:


Bebeklerin zekasını geliştirmek isteyen anne babalara ne gibi önerileriniz olabilir? 

Kavramlar ve algılar yardımıyla soyut ya da somut nesneler arasındaki ilişkiyi kavrayabilme, soyut düşünme, muhakeme etme ve bu zihinsel işlevleri uyumlu şekilde bir amaca yönelik olarak kullanabilme yetenekleri zeka olarak adlandırılmaktadır. Babalar bu cümleye kızacak  fakat yapılan bilimsel araştırmalara göre zekâ genlerinin çoğunun kadınlarca aktarılan X kromozomunda olduğu belirlemiştir. Annenin üstün zekalı olması durumunda çocuğunda üstün zekalı olma oranı yüksektir. Genetik faktörler dediğimiz zaman sadece anne-babadan değil, amcalardan, halalardan, dedelerden, birkaç nesil öncelerden gelen insanları da göz önüne almak gerekir. Ancak zekâ bir kapasitedir. İyi eğitim zekâ seviyesini 15-20 puan yükseltebilmektedir. Buna bir örnek verecek olursak Finlandiya, İsveç, Norveç, Danimarka, Almanya gibi ülkelerde 90 IQ ile okul öncesine başlayan çocuklar 110 IQ ile 1.sınıfa devam etmekteler. Fakat ülkemizde 90 IQ ile okul öncesine başlayan çocuklar ortalama 95 IQ ile 1.sınıfa devam etmekteler. Okul öncesi eğitimin zeka gelişiminde ne kadar önemli olduğu görülmektedir. Zeka gelişiminin % 90’ı okul öncesi dönemde tamamlanmaktadır.
Peki, bebeklerimizin ve çocuklarımızın IQ’ sunu nasıl geliştireceğiz? Bebeklik döneminden itibaren ne tür oyunlar aktiviteler yapabiliriz?

• Yapılan bilimsel araştırmalara göre anne sütü ile beslenen bebeklerin IQ seviyeleri mamayla beslenen bebeklere göre daha yüksektir.

• Anne sıcaklığında büyüyen bebeklerin IQ seviyeleri bakıcıyla yada anneanne, babaanne ile büyüyen bebeklere göre çok daha yüksektir.
• Anne ile büyüyen bebekler bakıcıyla yada anneanne, babaanne ile büyüyen bebeklere göre ilerde daha az dikkat dağınıklığı problemi yaşamaktadır.
• Bebeklik döneminde çok fazla televizyon izleme bebeklerde otizm, zeka geriliği, dikkat dağınıklığı, öğrenme bozukluğu gibi hastalıklara sebebiyet vermektedir. Bakıcılar bebekleri susturma, bir nevi hipnoz etme adına maalesef saatlerce televizyon karşısında televizyon izletebilmektedirler. Beyin bu durumda çalışmamakta sadece canlı bir kamera gibi her şeyi kaydetmektedir. Beyindeki bilgi işleme merkezi atıl kalmakta zeka gelişmemektedir. Televizyon izlerken ekranda üç saniyede bazen saniyede bir görüntü değişmektedir. Bebeklik döneminden beyni uyarıcı bombardımanına tutulan bebekler büyüyüp okul döneminde geldiklerinde kitaba baktıklarında hiçbir şey değişmemektedir. Dolayısıyla kitaplarla ilgilenmemekte sıkılmakta ödev yapmak istememektedir. Günümüzde yetişkinlerin çok fazla kitap okumamasını da buna bağlayabiliriz. Gerçek bilgi kitaplardan öğrenilebilmektedir.
• Sinir hücrelerinin oluşmaya başladığı bebeklik döneminde bebeğinizin görsel uyarılara ihtiyacı vardır ve bu konuda yapılan pratik hareketler çok önemlidir. Bu nedenle bebekler farklı görsel uyarıcı bombardımanına tutulmalıdır. Örneğin bebeğinizi kucağınıza alarak ona farklı renkli manzara resimleri gösterip, değişik sesler, müzikler dinletebilirsiniz.
• İlk aylarda bebeğin beşiğinin üzerine farklı renklerde oyuncaklar asıp onları hareket ettirerek bebeğe zengin uyarıcılar verin.
•İlk aylarda bebeklerin koku duyuları çok güçlüdür. Annelerini bu nedenle çoğunlukla kokularından tanırlar. Bu dönemde bebeklere farklı kokular koklatılarak beyin hücrelerinin ölmemesi sağlanabilir.
• Bebeğinizin yüzüne gülümseyerek vücuduna masaj yapın, gözlerinin içine bakarak ismini söyleyin.
• Bebeğiniz ile direk olarak konuştuğunuz esnada onu yüzünüze yakın tutunuz ve gözlerinin içine bakınız. Onunla sık sık göz teması kurun.
• Bebeğinizin karyolasının yanına bir mp3 çalar koyunuz, Çalmak için ninni veya yumuşak bir fon müziği seçin. İçerisinde tekrarın çok olduğu melodiler bebek için çok dinlendiricidir çünkü bu, bebeklerin anne rahminde duydukları sese benzer melodidir
• Çamaşır veya bulaşık makinesinin sesini teybe kaydederek bebeğinize dinletin. Bu ses anne rahminde bebeğin duyduğu seslere benzer. Bu sesleri bebek dinlerse beyindeki nöronlar ölmeyecek, beyinde sinaptik bağlantılar gelişecektir.
• Bebeğinizi vücudunun bölümlerinden (dirsek, parmak, ense vb. ) kavrayarak hafif sallayınız. Bebekler bundan çok hoşlanırlar.
• Bebeğimizi biz nasıl besler ve ona nasıl davranırsak yetişkin olduğunda üzerinde derin etkileri olacaktır. Bu oyun bebeğinizin güvende ve emin hissetmesini sağlar.
• Bebek ağlamadan istek duymadan onu beslemememiz gerekmektedir. Bu kişiliğini olumsuz etkilemektedir. Ağlamadan beslenen çocuklar sürekli hazıra konan yetişkin gibidirler.
• Bebeğinizin duyma ve görme duyularının gelişimi için farklı yüz ifadeleri yapın ve sesler çıkarın.
• Bebeğinizi farklı kumaşlar ile okşayınız veya sarınız. (Vücudunun farklı kumaşlara dokunmasını sağlayın.)
• Bebeğinizin farklı kokuları almasına imkânlar sağlayınız. Dışarı çıkın ve bir gül koklatınız veya taze yeni kesilmiş bir portakal koklamasına yardımcı olunuz.
• Eğer odaya hareketli ve odada gölge oluşturabilecek nesneler ayarlayabilirseniz bu bebeğinizin görme yetisinin gelişimine yardımcı olacaktır.
• Bebeğinizin altını değiştirirken onunla iletişim kurun ve şarkı söyleyiniz.
• Zaman zaman sesinizi değiştiriniz. Onunla konuşurken yüksek, alçak, yumuşak ve şarkı söyleme modunda sesler kullanınız.
• Farklı renklerde çeşitli oyuncakları alınız ve sırasıyla oyuncakları ileri geri bebeğinizin önünde onun görme yetisine uyarılar gönderecek şekilde hareket ettiriniz.
• Kısa ve tekrarlanan ifadeler bebeğin dil gelişimini hızlandırır.
• İşaret ve orta parmağınızı kullanarak bebeğinizin farklı bölgelerine yavaşça vurunuz. Vururken de vurduğunuz bölümün adını söyleyiniz.
• Sevgi ile yapılan bebek bakımı beyini ve zekânın olumlu şekilde gelişmesini destekler
• Bebeğin omurilik bölgesine yapılan masajın zeka gelişimine çok büyük katkısı vardır.
• Bebeğinizin kol ve bacaklarına yaptığınız egzersizler kas ve motor hareketlerin gelişimine yardımcı olacaktır.
• Coşkulu konuşmalar bebeğin duygusal ifadelerini cesaretlendirir. Ve böylelikle bebeğinizin hatırlama yetisine yardımcı kimyasallar ortaya çıkarır. Zekâ gelişimine önemli katkıda bulunur.
• Dil gelişimine yardımcı şarkılar ve parmak oyunları beynin gelişimi açısından çok önemlidir.
• Bebeğinizle her oyun oynadığınızda beyindeki hücreler arasında bağlantılar oluşacak, güçlenecek ve bebeğin gelecekteki yaşamında büyük etkisi olacaktır. Bu bağlantıların ileri yaşlarda oluşması daha zordur.
• İnteraktif oyunlar bebeğinizin gelecek yaşamlarında karşılaşacakları daha karmaşık durumlara hazır hale gelmelerini sağlarlar.
• Bebeğinizi tutma, onu havada hafifçe sallama beynine onun büyümesini sağlayan hormonların açığa çıkmasına yardımcı olur.
• Bebek ne kadar erken müzik ile tanışırsa o kadar çok öğrenme potansiyeli artacaktır. Birçok kelime ile devamlı bir şekilde karşılaşmış bebekler üç yaşına geldiklerinde dili çok akıcı konuşabilirler. Fakat dil deneyimleri az olan bunlardan uzak olan bebekler dil konusunda gelişimleri yavaş olacaktır.
• Bebeğinizi sallamanız onu kucaklamanız rahatlık verecek ve beyin gelişimine yardımcı olacaktır.
• Bebeklere dokunma ve sarılma sindirimin daha kolay olmasına yardımcıdır.
• Bebek beyni her dildeki farklı sesleri ayırt edebilecek bir kapasiteye sahiptir.10 aylık olduktan sonra yabancı sesleri kendi öz dilinden ayırt eder ve kendi öz diline odaklanır.
• Çok konuşan çocuklar karmaşık dil yapılarını daha kolay öğrenebilme kapasitelerini geliştirir
• Her gün için bir okuma zamanı belirleyin. Uyku öncesi zaman bunun için en uygundur. Bebeğiniz için kolay ve basit cümleler içeren kitaplar tercih edin. Bebeğinize sesli olarak kitap okuma ona verebileceğiniz en güzel hediyedir. Bebekler kitaptaki resimlerle, kitabın şekli ile ilgilidirler. Sayfaları çevirme, kitabı tutma ve dokunma ona mutluluk verir.
• Bebeğinizi alıp bir süpermarkete gitmek güzel bir deneyim olacaktır.
• Beyin hayatımız boyunca öğrenme kapasitesine sahiptir ve öğrenme süreci devam etmektedir. Hiçbir dönem, öğrenmenin mükemmel gerçekleştiği bu döneme eşit değildir.
• Dergilerden gülen, neşeli, mutlu bebek resimleri bulun. Renkli olanlar daha güzel olacaktır. Bu resimleri bir araya gelecek şekilde duvara asın ve bebeğiniz ile birlikte bunlara bakın. Bebeğinize resimdeki bebeğin duygularından bahsedin. Mutlu mu neşeli mi nasıl bir duyguya sahip olduğunu anlatın. Mutlu bir yüz bebeğinizin beynine kazınacak ve yeni bağlantıların kurulmasına yardımcı olacaktır. Mutlu yüz ifadelerine bakarken bebeğinize gülümseyerek sevdiğiniz bir şarkıyı söyleyin.
• Anne babaların bebeklerde işaret dilini öğrenmeleri çok önemlidir. Bebekler 20 kadar işaret öğrenebilmektedirler ve kendilerini bu dille konuşma öncesi çok rahat ifade edebilmektedirler.

Gürkan Yaşar’a çok büyük teşekkür ediyorum hepimiz adına.

www.ustunzekalilar.org

Paylaşmak Güzeldir :)

Yuşiramın brokoli çorbası

Çocuk büyütmek,dünyanın en güzel en yıpratıcı en olağanüstü en zor ama en kolay en eğlenceli en stresli en en en...diye uzayıp giden bir sonsuzlukmuş.hep ''anne olunca anlarsın"diyenlere kızan ben,şimdi gerçekten anlıyorum :) benim bebekliğime ve çocukluğuma tanıklık edenler ayy sen çok zor bir çocuktun yemez içmez uyumaz durmaz inat vb. Kelimeler kullanarak beni bana anlatır eklerlerdi senin çocuğun nasıl olacak? Diye,oldu işte armut dibine düştü :)) yemeyen çocuk harbiden zor oluyormuş anneye (umursamaz olmayı başarabilirseniz hiçbir problem yok tabi) ama çocuğunuz yiyince sizde doyuyorsunuz lafı gerçekmiş.bende ne yaptım damak tadını keşfetmek için birkaç deneme yaptım ve en severek yediği şeyleri belirleyip sevmediklerini onlara uyarladım sonuç çok güzel çorbalar ve puding kıvamında yemeklere dönüştü.işte en sevdiklerinden biri olan brokoli çorbası buyursunlar efendim tarifimize....


Yuşa Miranın  Brokoli çorbası
3-4 parça brokoli
1 kaşık tam buğday unu
1 bardak ilikli kemik suyu
Göz kararı süt
  
Brokolileri et suyunda haşlıyorum tereyağda unu biraz kavuruyorum (işin sırrı burda kızım çok seviyor bu tadı) sonra hepsini bir araya getirip en son sütü koyuyorum ve çatallar eziyorum hepsi bu ama çok besleyici faydalı ve bir o kadar da lezzetli oluyor.

Uzun ara ve Hopa

Yine yazmak için zaman kovaladım ve ancak bulabildim kızımın fırsat verdiği sürece buralarda olabiliyorum :) Karadeniz gezimizi bile bitirememişim yahu memleketime gelince kalmışım :) Hopa bize tüm güzelliğini gösterdi muhteşem bi hava vardı,tabii hemen çocukluğuma döndüm Veee denizeee hadiiii dedim of muhteşem bir deniz keyfi yaptık aileme..kızım da annesinin küçükken yüzdüğü yerde denize girdi bu çoook güzeldi ;) o kadar güzeldiki Batum gezisi iptal oldu :)


Arhavi ve Ezmoce köy evi

Rotamız Hopa oradan Batum Nerede kalalım derken internette arhavi de Ezmoce köy evi sayfaları çıktı karşımıza fotoğraflarda çok beğendik ve aradık şansımıza yer de vardı,giderken tedirgindik nasıl göründüğü gibi mi vs diye ve bahçesine adım Atar atmaz çok doğru bir tercih yaptığımızı anladık bahçesi bile o kadar güzeldi ki uzun bi süre odaya yerleşmek aklımıza bile gelmedi:)) bizi sanki akrabalarımızı ziyarete gelmişiz gibi karşıladılar köyüme gitmiş gibiydim.Yuşa mira özgürlüğe bıraktı kendini ördekleri kovaladı çimlere atladı nereye gideceğini şaşırdı :)) evin içine girince de ayrı büyülendik herşey öyle güzel detaylanmıştı ki nereyi çeksem şaşırdım zaten Ezmoce evinin hikayesi de bambaşka bir güzellik Facebook sayfaları mevcut baktıkça bakılan okudukça okunan bir sayfa. Harika yapılmış ev yemekleri ile masa kuruldu ve kocaman bir aile olarak akşam yemeği sohpetler eşliğinde yendi(yolda arayıp akşam yemeğinde ne isteriz diye bile sordular)yemeklerin lezzetini anlatmam mümkün değil tabi doyduk ama yemeyi bırakamadık..temiz hava bol yeşillik sabaha günaydınımız yine harikaydı misss gibi konularla kalktık hemen kahvaltıya geçtik açık büfe amaa öyle sıradan değil organik herşey,hazır gıda yok anne eli değmiş gibi tabiri uygun taptaze gözümüzün önündeki tavukların yumurtalarıyla yapılan tereyağı sahan yumurta Muhlama yazarken ışınlanmak istiyorum yaaa Ezmoce yi bırakıp yola çıkamadık resmen,çok ama çok güzeldi..kısa tuttuğumuz için pişman olduk amma yeniden gideceğiz tabii ;)) kızım gık bile demedi abiler buldu,gezdi,oynadı,yedi,içti arabaya binmek bile istemedi o derece :))) uğurlamamızı tulum çalarak yaptılar tam anlamıyla tadı damağımızda kaldı...



Uzungöl uzungöööl

Sümeladan sonra uzun göle doğru yola çıktık..gezerken gık demeyin Yuşa Mira arabaya binince boynuma sarılmaya başlıyor ve imdadımıza tüneller yetişiyor girdiiiikk çıktıııkk diyerek koltuğuna oturttum yarım saat ile bir saat arası oyalanıyor kitap oyuncak vb ile neyseki:)) Uzungöl'e gece vardık ve manzara beklentimizin çoook çoook üstündeydi muazzam bir yer 1 gece kalmak yetersiz kesinlikle daha fazla olmalı oteller zaten çok güzel tereyağda balık vb. hımmmm... oy oy güzeldi yaaa.kızımda akşamları çorba,balık, et gibi seçeneklerden küçük küçük yedi sabahları da kahvaltı mamasına haşlanmış yumurta ezip yedirdim peynir az tuzlu bulursam onu da koydum idare ettik hala kahvaltı yapmadığı için zorlanıyoruz kahvaltı yapan yemek yeme problemi olmayan çocuklar için seçenekler bol tabi... Sabah da ayrı muhteşem bi manzara ile karşılaştık tabi oksijen bol uyanma sorunu yok gece 4-5 kere uyanan Yuşa Mira en fazla 2 kez uyandı öyle güzeldi havası..gece epeyce soğuktu ama kalın şeyleri bol almak lazımmış yanımıza,kıza almıştım kendimi unutmuştum :)) biraz üşüdümmmm...

Ver elini Sümela-Trabzon

Giresun da yağmurlu güne uyanıp oteldenden ayrıldık ve Trabzon'a doğru yola çıktık bu ara da görülecek yerler çok ama biz bebekle kısa tur program yapmak zorunda olduğumuzdan önceliklerimizebkoşturduk ;) Trabzon'da ilk durağımız Ayasofya oldu tabi,yıllar önce öğrencilik dönemimde büyük Ayasofya da restorasyon çalışmalarına katılmış büyük bir zevk ve hayranlıkla çalışmıştım aynı heyecanla gördüm küçük Ayasofya'yı da ama aynı şekilde inceleyemedim tabi.. kızım büyüyünce yeniden gelmek umuduyla arkasından baktım :))) sonra Maçka yolları taşlı dedik aldık sarı saçlımızı gittik maçkaya zaten giderken bile doyuyorsun tabiat anaya yeşilliğe maviye...Sümela bambaşka mesele,arabaya 300 mt yakınına kadar çıktık arabadan indik oksijenden başımız döndü,neredeyse dağlarla eşit uzunlukta ağaçlara bakarak yürüdük kalan kısmı,muhteşem bir Doğa'ın üstüne kurulmuş muazzam bir yapı ile yüzyüze kaldık anlatmakta bitmez ama birçok yerini göremedik kapalı olduğundan yine de gördüğümüz yetti bize.kesinlikle görülmesi gerekli yerlere eklenmeli...







Sümelaya giderken geçtiğimiz muhteşem yollar

Çakallı da Menemen ve Giresun

Geç de olsa tatil notlarımıza başlayalım dimi ama;)) Ağvadan sonra 1gün Ankara molası Doğu karadeni ze doğru yola çıktık ilk konaklamamızı Giresun'a ayarladık kızçemle gidebildiğimiz kadar gidelim diye ..Samsun her zamanki gibi harikaydı ilk molamızı çakalı da verdik tabi orada Menemen yemeden geçilmedi tadı damağımızda dönünce iki deneme yaptım ama o lezzet tutmadı :(( yola devam ettik malum 16 aylık hiç durmayan bir harika varlıkla otele ulaşma zamanı geldi ve Giresun'a vardık şansımıza hava çoook yağışlıydı sel uyarısı bile yaptılar :)) buna rağmen gezdik giresun da kale ye çıkmak gerekli dendi öyle yaptık manzarayı tarif edemem birde Karadeniz'in tek adası burda yağmur fotoğraflara imkanı vermedi ama dönüşte arabadan da olsa affetmedim;))) kızım uyuduğu için durup çekme imkanı olmadı ama Karadeniz'in her muhteşem yeri gibi Giresun'da harukaladeeee....  Burada bebekle uzun yola çıkarken araba koltuğunda zaptetmek çok zor bol bol eğlenceli kitap oyuncak ve video ile yolları zor gittik yinede büyük bir çoğunluğu kucağımda geçti yolun  :(((

İşte muhteşem Menemen fotosu ama biz öyle gömüldük ki fotoğraf çekmeyi unuttum netten alıntı yaptım;))


Karadeniz'in tek adası


Gün batımını yakalarsam fotosunu koyarım arkadaşşşşş.....

Fotoğraf olmadan olurmuuuu? ;))

Muhteşem Ağva dan küçücük bir bölüm ama güzelliğini anlatmak için yeterli Miss di misssss




Bu da kahvaltı da çay servisi yapan yuşa mira kuzusu

Bebekle Ilk otel deneyimi Ağva

Karadeniz'e batıdan başlamaya karar verdik ve Ağvaya doğru yola çıktık giderken bu kadar  güzel bir yer ile karşılaşacağımızı umamıştım her yer harikaydı..Yuşa Mira ile ilk  otel deneyimimiz orman evlerinde başladı ve tek sorunumuz yemek yedirmek oldu çok şükür çok mutlu geçirdi 4 günü kızım deniz havuz aşığı zaten arta kalan zamanlarda da çimlerde koştu oynadı (biz haşat olduk tabi ama o çok mutluyu) aile oteli olduğundan mutfağı kullanabildim sabahları kahvaltılık yemediği için 1 gün mama 1 gün tarhana yapıyorum yumurtayıda tarhananın içinde yediriyorum giderken onun endişesini  yaşamıştım ama güzel atlattık çok şükür hatta kızıma tavuklarının günlük yumurtasını verdiler çok mutlu olduk..sürekli yürümek ve yemek yemeyi reddetmesi dışında herşeye uyum sağladı güzel kızım hatta her yemek saatinde tek tek masaları dolaştı herkesle tanıştı iyi niyet elçisi koydular adını otelde herkes aa yuşa mira geldi-geliyo-gidiyo modunda idi 😊☺️ Sosyal olması çok hoşumuza gidiyor tabi umarım böyle devam eder...ilk otel tatili sonrasında kızçemin  çok uyumlu aynı zamanda inatçı,sosyal  ve çok hareketli olduğunu 1 kere daha anladık (her yemek saati stresi hariç 😒) ve benim de yemek yememesini takmayıp biraz daha enerjik ve rahat olabilmem gerektiğini (başarabilirmiyim orası muammaaaaa...😉) şimdi iki gün ev dinlenmesi yapıp devam etmeyi planlıyoruz bakalım nasıl olacak :)))).....

En uzun tatil

Kızım doğduğundan beri (sanki çok uzun epi topu 1 yıl denebilir ama siz onu bide bana sorun:)) ) tatil olayımız ailelerin yazlıklarından ibaret o da kızımın müsaade ettiği kadarı ile  ama biz cesur ebeveynler olarak kızımızın ağlama krizleri azaldığı gezmekten zevk almaya başladığına karar vererek bu Bayram ilk uzun tatilimizi yapalım hatta komple Karadeniz gezisi yapalım diye düşünmeye başladık.malum havalar çok sıcak uykumuz çok düzensiz deniz olayına pek giremiyoruz havuza da henüz sokma taraftarı değilim hele ki kız annesi olunca iyice psikopatlaşıyor insan...bizi muhteşem doğası harika insanlarıı görülmesi gereken milyonlarca köşesi olan Karadeniz'im parklar dedik umarım herşeyi ayarlar gideriz ve harika şeyler yazarım buraya (İnnşallahhhhh) 🙏🙏🙏

Bunu paylaşmadan olmaz dı :)))

Derkeeeennnn o ilk doğum günü geldi çook uzakmış  gibi gelen bir gün,söylendiği gibi göz açıp kapayıncaya kadar geçiyormuş:)) ve zaman gerçekten ilaç oluyormuş zor günleri de bir bir atlatıyoruz çabucak..tabi hazırlık zamanı başladı neler yapalım hiç eksik olmasın ama yetişsin de mekanı ayarlayalım davetiyemiz davetlilerimiz derken gün gelip çatıyor.can kız yuşiranın 1 saatlik uyku periyodu arasında pc başına geçip iki şey hazırlamadan aşağıdan gelen ağlama sesi ile hop aşağıya yukarıya derken birkaç şey hazırlayabildim ancak ama olsun eksik kaldığını düşünmedi kimse beğeniler de alınca rahatladı bu anne de ;))) en değerli varlığın söz konusu olunca hiçbirşey yeterli gelmiyor insana ah oda olsaydı şuada şöyle olsaydı diye ama hepside mümkün olmuyor tabii...günün sonunda mutluluktan kahkalar atamış ve huzurla uykuya dalmış bir doğum günü çocuğu görmek yetip artıyor insana. Gelelim neler hazırladığımızın özetine önce tabi davetiyeler hazırlandı sonra gelenlere verilmek üzere kitap ayracı hazırladım kızımın ilk yaş hatırası, masa üstü süslerimiz,şeker hamurlu 1 yaş kurabiyelerimiz,süslemeleriniz ve pastamız (tabi onu yapmadık doğum günü mekanımızda yaptırdık ama tam istediğimiz gibi oldu :))) )


Iki arada bi derede yazıp yazdığımı unutup sonra bulamadıp tekrar tekrar yazıyorum ortaya böyle şeyler çıkacak ama buradaki duygularıda paylaşmadan olmaz dı dimi aynı konu olsa da farklı duygular ;)))

Ilk yaş ilk parti

Ve o gün gelip çattı...hayatımıza sürpriz  bi şekilde giren ve bütün güzellikleri aynı zamnda zorlukları beraberinde getiren her baktığımda şükür ettiğim muhteşem varlığımızın ilk yaşı,ilk partisi,ilk yılımızın kutlaması... Herşey muazzam olmalı,eksik kalmamalı hiçbirşey,hazırlıklar için program yapmalı ama uyulabilinir mi? bilinmez dedim ve de uyulamadığı çıktı ortaya:)) yinde bireyler yaptım kızçem için ilk olarak tabi ki davetiye ile başladım sonra süslemelerimizi aldık ...hediye kısmı için misafirlerimize kitap ayracı yaptım ve şeker hamurlu 1 yaş kurabiyelerimizi yaptık  :)) pastamızı partimizi yaptığımız mekanın ellerine teslim ettik ve tam istediğimiz bir pasta ile mutlu ettiler bizi.anı çerçevemiz süslerimiz kıyafeti derken 04.04.2014 geldi canım yavrumun bizimle ilk buluşması bir masalın bir duanın gerçek olması herkesten herşeyden kıymetli bir miniğin parmağıma sıkıca sarılmasının yıldönümü...sevinçler bile aynı değil di o tarihten sonra herşey kat kat artıp gelmekte bize..mucizevi bir duygu anlatılmaz bir aşk yazılan her kelimenin eksik kalması tarif edilemez bir şey...can kızım pırlantam 1 yaşına girdi....ben yine yaş dökmeye başlamadan bi kaç foto koyayım ;)))

Allahım her çocuğa mutluluk nasip etsin....









Kalan fotolarımız



Diş perimiz bir sürpriz yaptı

Günler günlerin ardından derken ilk dişimiz kendini gösterdi hemde 22 Aralık ta...doğum günümü kutladık eve dönerken parmağıma bir Minnak diş takıldı ucu tabi :)) kızım doğum günü hediyesi hazırlamış annesine :)) tabii hemen hazırlıklara başladım hemen bi davetiye hazırladım süslemeleri aldık diş kurabiyelerimiz için malzemeler hediye keselerimiz için malzemeler vb. Buğdaydan kolyesini yaptım,anı çerçevemiz derken çok güzel bir diş buğdayı yaptık can kızıma kafasından buğdayları döktük ve önüne meslek seçimi için objeleri koyduk bir ayağını steteskopa diğer ayağını mimarlık kitabıma koydu annesinin mesleğini seçecek üstüne de doktora yapacak dedik ama eğilince sadece steteskopu aldı eline :)) ne olursa olsun severek yapsın mesleğini o zaman her hâlukarda başarılı olacak çünkü.






40 uçurduk

Öyle böyle derken zaman geçti ve herkesin 40 çıksın değişir dediği o beklenen gün geldi bizde hiçbir eksik kalmasın istedik herşeyi yapmaya çalıştık.önce kırk uçurduk bi kabın içine 40 adet minik taş 1 altın 1 anahtar koyup bir yumurta kabuğuyla 40 su döktük sonra kızımla beraber bir güzel bu su ile yıkandık...mevlütümüzü de yaptık minik hediyelerimizi dağıttık ve değişimi beklemeye koyulduk gerçekten de minik bir değişim oldu bu benim lohusalığımın geçmesinden miii gerçekten kızçemin değişiminden mi halaa muamma :)))



Hayata ilk bakış

04.04.2013 sabaha karşı 5.32 dört günlük sancılı süreç sonrası büyük bir huzur rahatlama ve hayatımda duymak istediğim enn güzel ağlama sesi ile gelen mutluluk...minicik bir can verdiler kucağıma ilk dokunuşumu korkuyla yaptım bu hiç aklıma gelmemişti,o kadar narin ve miniktiki korktum zarar vermekten minicik eliyle parmağuımı yakaladı suratında sinirli bir ifade 'rahatımı niye bozdunuz' der gibi..eşim ile hayatımızın en güzel dakikaları idi hem birbirimize hem de kucağımdaki mucizeye bakmak. Bazı doğum fotolarında annenin gözündeki yaşları görürdüm istemsiz bir şekilde gerçek mutluluk göz yaşıymış anladım:)))
Ilk bakış 


Hayata ilk tebessümünü de yakalama ve ölümsüzleştirme şansını da bana verdi can kızım :)) 
Ilk gülüş <3 


Yuşa Mira ile hayat

 Veee... Nihayet bir başlangıç yapabildim  :))) mutluyummmm 2013  yılında can kızım yaşa mira'nın doğumuyla açtığım bloga nihayet 2 kelime yazabiliyorum ;)) neden? Sorusu gelirse can kızım 5 dk bile durmayan susmayan uymayan bir bebek olduğu için bende bütün söylenenlere rağmen bırakmadığım için yeni yeni hayatla bağlantıya geçmeye başladım.çook zor yorucu ve bir o kadarda muhteşem bir 14 ayı geride bıraktık.şimdi kızıma baktıkça geçen zor günler hiç aklıma gelmiyor...ilk olarak geçmişe hızlı bir hatırlatma yapmak istiyorum...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...